BU İSTİSMARA GÖZ YUMMAYACAĞIZ...
"Çocuklar her türlü ihmal ve istismardan korunmalı, Onlar her koşulda yetişkinlerden daha özel ele alınmalıdır."
Diyen Ulu önderimiz, Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk medeniyetinden “Bir kereden bir şey olmaz.” zihniyeti ile hareket eden hükümet yetkililerine evrilen, yozlaşan bir ülkeden insan manzaraları ile karşı karşıyayız.
“Dindar nesil” yetiştirme hevesiyle yola çıkanlar yüzlerce, binlerce çocuğumuzun kararan hayatlarının failleridir. Ciddi bir hukuki yaptırımın, hakkınca uygulanmadığı bir ülkede çocuklarımız güvende değil! Vicdanlarımız rahat değil! Yaşananlar akıl alır gibi değil!
Geleceğimiz olan çocuklarımızın; Cemaat şeyhlerinin ellerine hediye sunulur gibi bırakıldığı, eğitimci olmaktan çok uzakta bin bir torpille “sözde öğretmen” olan sapık canavarlara emanet edildiği bir ülkede çocuklarımız okulda, yurtta güvende değil!
Zihniyeti bozuk bir din sömürücüsünün neredeyse her gün yaptığı açıklamada “Şu yaşındaki kızla evlenilebilir, bu yaşında çocuk ergen olur, şöyle giyinirse tahrik unsurudur, böyle giyinirse nefse söz geçmez” gibi saçmalıkları fetva niteliğinde, devlet politikası değerinde yansıtıyorken çocuklarımız sokakta güvende değil!
Sapık babaların, sapık babalardan korkarak yardım ve yataklıkta bulunan annelerin, baba yarısı(?) amcaların, namus timsali(?) dayıların, oyun arkadaşı(?) kuzenlerin, çocuğa göz kulak olan(?) komşuların yanında, evlerinde çocuklarımız güvende değil!
Bu kadar güvensiz bir ortamda ise yetkilileri bırakınız yeni uygulamalarla olaylara çözüm üretmeyi mevcut sistemdeki uygulamaları dahi işlevsiz hale getirerek yaşananları örtbas etme çabasındadır. Örtbas etmekle kalınmayıp olayların failleri neredeyse ödüllendirilmekte, devlet görevlisi ise unvanları yükseltilmekte, değilse birçok “iyi hal” kriteri ile serbest kalmakta ya da çok az ceza almaktadır.
Ortaya çıkan onca taciz ve tecavüz skandalının arkasından verilen hiçbir ceza istenen, beklenen ceza değildir. Verilecek hiçbir ceza da yapılanların karşılığı olabilecek nitelikte değildir. Ancak talebimiz şudur ki hükümet eliyle yapılan korumacılığa son verilmelidir. Hiçbir siyasi çıkar ilişkisi ya da organik bağ çocuklarımızın böyle bir iğrençliğe maruz kalmasının sebebi değildir, olamaz!
Medeniyet sofrasından su bile içmemişlerin yalnızca din adı altında türlü saçmalıkları kamuoyuyla paylaşmalarını, kendi sapkın fantezilerini bir halkın bilinçaltına göndermeye çalışmalarını durdurun! Bizim çocuklarımız sizin yaratmak istediğiniz zihniyetin, sizin yaratmak istediğiniz neslin kurbanları olmayacak!
Bu olayların suçlularını, suçluları koruyanları tanıyoruz, biliyoruz. Bizler Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün açtığı yoldan yürüyen hümanist, çağdaş, laik Cumhuriyetin gençleri olarak yaşanan tüm bu iğrençliklerin hesabını elbette soracağız!
Milas İlçe Gençlik Kolları olarak Geleceğimizi sizin kirli ellerinize, sapkın zihinlerinize teslim etmeyeceğiz!
Yorum Yazın