Türkiye Gazeteciler Federasyonu 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla bir mesaj yayınlayarak basın sektörünün bu günkü durumuna vurgu yaptı.Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı Yılmaz Karaca tarafından yapılan açıklama şöyle:
“Ülkemizin içerisinde bulunduğu ekonomik zorluklar nedeniyle hayatta kalma mücadelesi veren Anadolu Basını yaşanan Pandemi ile birlikte daha da zora girerek kapanmaların çoğaldığı, işsiz kalan gazetecilerin hızla arttığı bir döneme girmiştir. Bugün itibari ile 2020 yılında kapanan ve birleşme ile kapanan gazete sayısı 125 civarındadır. Bununla birlikte 700 gazeteci meslektaşımız ise işsiz kalmıştır. Son dört yılda ise birleşme dolayısıyla ve direkt olarak kapanan gazete sayısı 800’e ulaşmıştır. Uydudan yayın yapan 18 TV kanalı, yüksek maliyetli uydu bedellerini ödeyemediklerinden dolayı sadece internet üzerinden yayın yapmak durumunda kalmışlardır. İletişim Başkanlığı ve Basın İlan Kurumu tarafından İşkur üzerinden verilen destekler bizler için çok önemli ve isabetlidir. İletişim Başkanlığı ve Basın İlan Kurumunun Anadolu Basını için almış olduğu tedbirler bir anlamda yetersiz kalmış ve bugün birçok fikir işçisi işsiz kalmıştır. 2021 yılında da gazete kapanmalarının devam edeceği, istihdam sorununun her geçen gün artacağı aşikârdır. Dileğimiz içerisinde bulunduğumuz olağanüstü dönemin bir an önce sona ermesi, gazetecilerin hak ettikleri güvencelere kavuşturulması ve Anadolu Basınının yaşaması için desteklerin artması şart olmuştur.
EN AZ HAKKA SAHİP MESLEK GURUBU: GAZETECİLER…
Bugün Basın İş Kanunu’ndaki birçok madde iptal edilmiş gazetecinin elinde tek hak olarak fiili hizmet zammı (yıpranma payı) kalmıştır. Bu durumda en ağır şartlarda çalışan gazeteciler, en az hakka sahip meslek grubu olmuştur. Basın sektöründe çalışan ancak, işverenleri tarafından Basın İş Kanunu kapsamında gösterilmeyen gazetecilerin, “basın kartı sahibi olan’’ ve “basın kartı sahibi olamayan gazeteci” ayrımı büyük mağduriyetler yaşatmakta ve basın kartı olmayan meslektaşlarımızın ve matbaa çalışanlarının yıpranmadan faydalanamamaları önemli bir sorun teşkil etmektedir. Sorunun çözümü ise 506 sayılı düzenlemeye geri dönülmesidir. Gazeteciler, özellikle işsiz kalma korkusu ile yasal haklarını kullanamamakta ve sendika üyesi olamamaktadır. Bu yüzden gazetecilerin hukuki hakları yeniden düzenlenmelidir.
Gazetecilik, büyük bir özveri gerektiren, her koşulda, günün her saatinde, savaş, barış, salgın, hastalık demeden, haftanın her günü, üstelik tatil veya bayram yapmadan yerine getirilmesi gereken gerçekten zor bir meslektir. Hatta gazetecilik bir meslek olmanın da ötesinde büyük fedakârlıklar gerektiren adeta kendine özgü bir yaşam biçimidir. Meslektaşlarımız toplumun bilgilendirilmesi sürecinde çok önemli görevler üstlenmiş birer haber neferleridir. Dayanışma ve güçlerimizi birleştirme günü olarak değerlendirdiğimiz bu 10 Ocak Gazeteciler Günü'nün, mesleki mücadele gücümüzü ve azmimizi arttıran anlamlı bir gün olmasını diliyor, tüm meslektaşlarımızın 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Gününü yürekten kutluyorum.”
Yorum Yazın