Hürriyet gazetesinin 28 Temmuz tarihli manşet haberinde, Muğla’nın Türkiye geneli esas alındığında öğrenci evi kiralarında listenin en üst sırasında yer aldığını vurgulayan “10 kuruşla Muğla” haberine AK Parti Muğla İl Başkanı Kadem Mete isyan niteliğinde bir açıklama yaptı. Başkan Mete, konunun sorumlusu olarak Muğla Büyükşehir Belediyesi yönetimini ve yetkililerini işaret ederken, aynı zamanda artık Muğla’nın rantçıları düşünen yöneticilerle değil de toplumun ve öğrencilerin huzurunu sağlayacak yöneticilerle yönetilmesini istediklerini belirtti
AK Parti Muğla İl Başkanı Kadem Mete’nin açıklaması şu şekilde;
28 Temmuz günlü Hürriyet gazetesinin ulusal baskısında manşet olarak yer alan “10 Kuruşla Muğla” manşetiyle verilen haberi üzüntü ve kızgınlıkla okuyan Muğlalılar adına bu basın açıklamasını yapma zarureti hissettik. Aslında adına basın açıklaması desek de bu bir isyan metnidir
Gecesini gündüzüne katarak çocuklarını ilimize üniversite eğitimi alsın diye gönderen onbinlerce velinin isyan metnidir.
Kısıtlı bütçe ile yaşamak ve ev alacak ekonomik durumu olmayan ve kirada oturmak zorunda kalan hemşeri ve komşularımızın isyan metnidir. Gelirinin büyük kısmını kiraya vermek zorunda kalan Muğlalıların bu sebeple alışveriş yapamadığı esnafın isyan metnidir. En nihayetinde bu kente okumaya gelen ve afaki kira bedelleri ödemek zorunda kalarak en temel ihtiyaçlarından bile mahrum kalan öğrencilerin isyan metnidir.
Aslında bu haberin ve bu basın açıklamamızın muhatabı olanların yani yüzünün kızarması gereken bu şehrin belediye yöneticilerinin bu haberi Yayla’da, Akyaka’da veya herhangi bir eğlence mekânında masada otururken kıskıs gülerek okuduğunu da biliyoruz.
Onlarca yıldır bu şehri, toplumumuzun çok küçük bir kesiminin “kira rant havuzundan” beslenebilmesi adına yöneten Muğla Büyükşehir Belediye yöneticilerinin bu haberden en ufak bir üzüntü duymadığını da biliyoruz. Âmâ bu isyanın en azından Muğlalıların vicdanında yer alabilmesi adına yerelde muhalefet görevi verilen partimiz adına kamuoyunun takdirine sunmak sorumluluğumuzun gereğidir.
Vizyonsuz, projesiz ve en önemlisi şehir hayatına ve ekonomisine en ufak bir katma değer katacak iradesi olmayan Büyükşehir yöneticileri yüzünden Şehrin ekonomisi neredeyse öğrenci üzerine kurulmak zorunda bırakılan Muğla’mızda, bu öğrencilerin hayatını daha da zorlaştıracak kadar da akıl ve vicdan yoksunu bir yerel yönetim iradesi ortaya konmaktadır.
Hem şehrin ekonomisi neredeyse öğrenci üzerine kurulacak şekilde yöneteceksiniz hem de ulaşımdan kira bedellerine, sosyal ve kültürel etkinlik eksikliğinden altyapı ve yol eksikliğine kadar hemen hemen her konuda bu öğrencilere zulmedeceksiniz.
“ ARTIK KENDİNİZE GELMENİN ZAMANI GELDİ”
Özellikle Menteşede YURTKUR bünyesinde şu an yaklaşık 5200 öğrenci barınmaktadır. Bunun yanında yurt yapım çalışmalar da devam etmektedir. Yerel yönetimin çıkardığı Her türlü zorluğa rağmen yapılan TOKİ konutlarında da ciddi sayıda öğrencimiz barınma ihtiyacını gidermektedir.
İdeal miktarda olmasa da Tatminkâr miktarlara ulaşan burs ve öğrenim kredileri ile öğrencilerimizin hayatını kolaylaştırmaya çalışan, En son açıklanan “sosyal çalışma programı” ile binlerce üniversite öğrencimize tatillerde ek gelir kazanacak bir iş imkânına da kavuşturan bir merkezi Hükümete sahibiz.
Ancak hükümetimizin yapmaya çalıştığı bu kadar büyük hizmetlerin karşılığında sırf “Muğla elitleri” kazansın diye onlarca yıldır şehrin imarını düzene koymayan, yerleşim alanlarını arttırmaksızın mülkiyet ve kira bedellerini had safhalarda tutmak için çaba harcayan Muğla Büyükşehir Belediye yöneticilerini artık insafa ve akla davet ediyoruz.
Böyle giderse öğrencilerimizin tercih sıralarında sonlara düşecek bir üniversiteye ve şehre sahip olmak zorunda kalacağız ve bu durum hem üniversitemizin kalitesini düşürecek hem de şehrimizin ekonomisini onarılmaz şekilde sarsacaktır. Özellikle menteşenin ana arter ve caddelerinde kapanmak zorunda kalan işyerlerinin sayısının artmasının öncü bir gösterge olduğunu üzülerek kayıtlara geçiriyoruz.
Artık Muğla; rantçı elitlerin mülkiyet ve kira gelirlerini arttırmanın değil bu şehri tüm toplum kesimlerinin ve özellikle öğrencilerin huzur kenti yapma derdiyle dertlenen yöneticilerce yönetilsin istiyoruz.
“YILMAZ BÜYÜKERŞEN’İ ÖRNEK ALIN”
Ey bu şehri yönetenler: “Muğla’mızı koruyalım” yalanıyla aslında korunanın sadece çok küçük bir kesimin rantı olduğunu biliyoruz. Bir şehir korunarak da büyütülebilir. Bunun örneği görmek isteyenlere ülkemizde de dünyanın birçok yerinde de var.
Son olarak şunu söyleyelim. Eğer sayın Büyükşehir belediye başkanı Osman Gürün bu şehre faydalı olmak istiyorsa, “Kaybedecek saniyemiz bile yok” deyip seçimden hemen sonra 10 günlük tatile çıkan Ekrem İmamoğlu’yla sağa sola öpücük atmayı değil, yine CHP li olan ve Eskişehir’i dünya öğrenci şehirleri sıralamasında en tepeye çıkaran Yılmaz Büyükerşen’den ders almasını tavsiye ediyoruz.
Yorum Yazın